İlginç bir başlık değil mi ?
Diyeceksiniz ki bu vatandaş ne saçmalıyor! Ne eşeği? Ne atı? Ne damgası? !...
Ben Silahlı kuvvetlerinden emekliyim. Mesleğim ile ilgili uzun yıllar Gemlik Askeri Veteriner Okulunda görev yaptım. Beni tanıyanlar bunu bilir. Orada Atçılık birliğindeydim. Her sene tay üretim sezonunda 1 yaşına geldiginde sırtlarına kızgın demirle ne zaman doğduğunu, askeri malzeme gibi onlara numara basılırdı. Sırtlarında ki baskılardan ırkını yaşını bilirdik.
Şimdi gelelim konumuzla ilgisine :
İşte ilgisi....
Alın size bir haber...
"İsveç'te deri altına yerleştirilen çip sayısı 4 bini aştı
İsveç'te kimlik kartı, kredi kartı ve anahtar gibi önemli araçların yerine geçmesi için deri altına çip yerleştirme işlemlerinde artış olduğu öğrenildi."
Şimdi konuyu biraz açalım :
Bir süredir gündemimizi korona virüs salgını ve ölüm muhabbeti belirlemekte...
Çinde çıkan salgın dalga dalga tüm Dünya'yı sardı. Neredeyse kısa zamanda 100 binleri bulacak. Kimi uzmanlara göre Dünya nüfusunun 5/1'i ölecek, yok olacak.
Bir süredir 65 yaş üstü insanımız evde hapis durumda. Ara ara da kısa sokağa çıkma yasağı uygulanmakta...
Her an bir yakınımızı, bir sevdiğimizi kaybedebiliriz. Belki de bu ölenlerden birisi bizde olabiliriz.
Televizyonlara bakıyoruz felaket tellalları, yeni türeyen uzmanlar kırıla gidiyor...
* İşyerleri kapanmış...
* İnsanlarımız işsiz..
* Bu hastalıktan yakınlarını kaybedenlerimiz de var..
* İnsanlarımız açlıkla karşı karşıya da belki gelebilecek...
Ev hapsinden yaşlılarımiz bunaldı. Hükümetimiz salgın tam gaz sürerken üzerinden uzun zaman geçmesine rağmen halâ halkımızı maske ile buluşturmuş degil. Maske satışı yasaklandı yine fahit fiyatla maske satılıyor.
Önce ptt dağıtacak dendi. Linki tıkladık kaydolduk. Maske yok. Sonra e devletten kaydolun dendi. Yine maske yok. Maskenin satışı da yok. Halkımıza maske yok ama Almanya'ya şuraya buraya maske gönderiyoruz. Test kiti gönderiyoruz. Bu bir tezatlık değil mi?
Artık her şey ortaya açık seçik çıkmaya başladı ki şerefsiz domuzlar bu korona virüsünü bilerek laboratuvarda üretip dronlarla bilinçli olarak Çin'den başlayarak seçmece ülkelere sırf Dünya'ya şekil vermek üzere salgın hale getirdiler.
Ve biz iki maskeyi halâ halkımızla buluşturamadık.
Ve bu kapitalist para babası köpekler kurmak ve şekil vermek istedikleri digital dünya planlarının bir parçası olarak İsveç'te 4 bin kişiye deri altına çip taktırıyorlar. Bizim askeriyede sırtına damga bastığımız at, eşşekler gibi deri altına çip taktıriyorlar...
Belki de çip taktırmayan borçlandırılmış milletleri yaptırım uygulayarak cip takmaya zorluyacaklar. Bizde bundan nasibimizi alabileceğiz...
Damgalı eşşekler gibi hayatınızın her anını bu köpek sürüsu bizleri kontrol edecekler. Yapacağınız çocuk miktarından, beğenmezlerse sizi; verecekler uzaktan bir akım size anında rahmetlisiniz !
Ve biz bakın nelerle meşgulüz.
Size şimdi bir haber daha paylaşacagım :
Fettah K isimli bir cami imamımız koronadan ölümler tam gaz devam ederken geçen haftalarda sosyal medya hesabından kalkıyor
"İmamlardan rahatsız olan güruh elbet önümüze geleceksiniz, o zaman pamuk yerine rakı şişesi tıkayacağız haberiniz olsun" diye paylaşım yapıyor.
Ve bu imamız Fettah K.'ye lojmanı olmayan Bayramyeri Camisi’nden alınarak, lojmanı olan Kirişhane Camisi’nde görevlendirilerek ceza veriliyor.
Nasıl iyi mi !...
Sonra millet neden imamlarımızdan rahatsız olsun! Böyle kafa yapısı taşırsan tabi ki millet rahatsız olur.
Bizim sonumuzun ne olacağı belli değil ki, bu imamızın sonunun ne olacağı belli olsun. Belki ilerde bize de çip takıp tasmalı at gibi gezdirecekler, belki kendi de ölecek korona salgınından. O zaman bu imamımıza birşey takılmayacak mıymış! İmam olduğu için gideceği yer direk cennet miymiş ? Vallahi ben anlamadım bu imamızı...
Pes doğrusu elin gavuru dediklerimiz neyle ugraşıyor biz neyle uğraşıyoruz...
Şu toplumsal felaketi nasıl savuşturacağımızı el birliği ile hareket etmemiz, düşünmemiz gerekirken ayrıştırıcı bir dil kullanmak korona salgınından daha beter diye düşünüyorum !..
Saygılarımla