İHÂLE
Malı zengine, borcu, garibe yamadınız!
Çatlayıp patladınız, hâlâ doyamadınız!
SEBEP NE?
Kahraman bir milletin uyuşuk fertleriyiz;
Tarihle övünsek de, ilim-fende geriyiz?
UŞAK
Adam, zâlime, uşak; eli mahkûm bir pula!
Bit sürüsünde deve; aynasında heyulâ!
HÂL
Bak ki, nasıl kükrüyor dayanmış da saraya;
Bilmiyor ki, dönecek yakında maskaraya!
ÖRTÜ
Ne güzel örtünmüşsün; son model, Avrupâî!
Pantolon, oje filân..kim mâsûm, kim mürâî!
HELÂL ET
Müslüman diyârında, söyleyin, ne, “Helâl et”?
İllet üstü, melânet; zillet, üstü dalâlet!
TEZAT
Fâizle zinâ serbest; sen yapınca şakşaklar!
Başkası söz edince: “Şerefsizler, alçaklar!”
HAK
Doğru sözden hiç şaşma, haddini asla aşma!
Helâl rızık dururken, haram mala yanaşma!
LÂF EBESİ
Sözün doğrusu makbul, en kötü şey yalan söz!..
Lâf ebesi, hilekâr, kıvırır tıpkı dansöz!
AKIL
En büyük nimet diye, bize verilmiş akıl;
Bunu idrâk etmeyen akıl mı, kel başta kıl!