İslam dünyası ne yazık ki, dünyanın en huzursuz, güvensiz, geçimsiz bölgesi. Savaş, savaş, savaş. Her yerde kan akıyor. Ne can, ne mal güvenliği var.
Eğitimde geri, bilimden uzak. Teknoloji üretimi yok. Yer altı ve yerüstü kaynaklarını kullanamıyor. Ya ülkesi ya halkı sömürü altında. Halkı yoksul.
Birlik, dirlik yok.
Dünyada saygınlığı yok.
İslam’a, Müslümanlığa yakışmayan bir İslam dünyası.
Biliyoruz ki,
Kılavuzumuz, yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’de öğütlenen ve büyük insan Peygamberimiz Hazreti Muhammet Mustafa’nın istediği İslam dünyası da Müslümanlıkta bu değil.
Peki, neden İslam dünyası ve Müslümanlar bu halde?
Birçok gerekçe ortaya konulabilir ama bunların başında gelen Müslümanların bilime değer vermemesi, bilimi kullanmaması en önemlilerindendir. Akla ve düşünmeye, özgürlüğe, insan haklarına önem vermemesidir. Yöneticilerin halkın bilinçlenmesine fırsat ve imkân vermemesi gelişmeye direnç göstermesidir.
O sebeple;
Bugün İslam dünyasının Piri Reis, El-Cezeri, Sabit Bin Kurra, Harizmi, Ali Kuşçu, Birûnî, İbn-i Batuta, Farabi, İbn-i Rüşd, İbn-i Sina, Hazerfen, Fergani, Uluğ Beyleri yok.
Oysa
İslam’ın yüce kitabı Kur’an-ı Kerim 300 civarında ayeti kerime ile düşünmeyi, aklımızı kullanmayı, araştırmayı, incelemeyi emreder. İlk inen ayet ve ilk emri ” oku” olan başka bir din yoktur.
Çünkü din, akıl sahiplerini peygamberin bildirdiği gerçekleri benimsemeye çağıran ilahî kanunlardan sorumlu kılan yoldur. Aklın kabul ettiği ilahî kanundur. Yüksek sanat, ahlak ve insanlık duygusudur.
Hayatımızı şekillendiren dinimizin kaynağı yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim, Müslüman’ın en başta gelen temel, birinci kılavuzudur.
Dünyada insan gibi yaşamak, Allah’ın yaratılış özellikleri üzere hoşnutluk ve güzellikler içinde yaşamanın yolu ise doğrudan doğruya bilim, kültür ve sanattan geçer. Kur’an’ın ilk emri “ OKU “ ‘dur. Kur’an’da düşünmeyi, aklı kullanmayı emreden birçok ayet vardır: “ Hiç düşünmez misiniz? , Aklınızı nede az kullanırsınız! , Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?
”Peygamberimizde bilimi teşvik etmiştir : “ Beşikten mezara kadar ilim öğreniniz, bilim öğrenmek, kadın- erkeğe farzdır, ...hem dünyayı, hem de ahireti isteyen ilme sarılsın.”
“Kim bir ağaç diker ve de bu ağaç olgunluğa ererse, Allah bu ağaç sebebiyle, diken kimse için cennette bir ağaç diker (Müsned, IV, 61).”
Kur’an ‘da fen, tıp ve matematiğe işaret ve öncülük eden birçok ayet vardır. İslam ibadeti yapmak için akıllı olmayı ve ergenlik çağına girmeyi ön şart olarak kabul etmiştir.
Sadece kuranın yazılı hali ayet kapsamına girmez. Elektrondan atoma moleküllerden gezegenlere ve kara deliklere kadar. Bitkilerden hayvanlardan en küçük hücreye kadar, bildiğimiz bilmediğimiz her şey bir ayettir.
Kur’an bunları okuyup inceleyen ve üzerinde araştırma yapan bir topluluk ister.
Kur’an bilgi ve bilim toplumu, bilgi ile donanmış bir toplum olunmasını ister.
İşte biz, aklını işletecek bir topluluk için ayetleri böyle ayrıntılı olarak-fasıllara ayrılmış olarak sıralıyoruz. (Rum/28)
Derin derin düşünen bir topluluk için ayetleri böyle ayrıntılı olarak veriyoruz. (Yunus/24)
Bilgi ile donanmış bir toplum için, ayetleri, Arapça bir kuran halinde ayrıntılı kılınmış bir kitaptır bu. (Fussilet/3-4)
Sizi yeryüzünde yaratıp orayı imar etmenizi dileyen O’dur”. (Hûd/61)
Hakkında ilim sahibi olmadığın şeyin ardına düşme. Çünkü kulak, göz ve gönlün hepsi bundan sorumlu tutulacaktır. ( İsra suresi/36)
Sizin yaratılışınızda ve türetip yaydığı canlılarda kesin bilgiyle inanan bir kavim için ayetler vardır. (Casiye Suresi /4)
Allah, aklını işletmeyenler üzerine pislik atar. (Yûnus Suresi/100)
Şüphesiz Biz, umulur ki aklınızı kullanırsınız diye size ayetleri açıkladık. (Hadid suresi/17)
De ki: “Hamd Allahındır.” Hayır, onların çoğu akletmiyorlar.(Ankebut suresi/63)
Göklerde ve yerde nice mucizeler var ki, yanlarından geçerler de dönüp bakmazlar bile. (Yusuf/105)
Allah ilimden nasibi olmayanların kalpleri üzerine mühür basmıştır.(Rum/59)
Eğer doğru sözlüler iseniz bana ilimle haber verin. (Enam suresi/143)
Güneş ve ay bir hesaba göre (hareket etmekte) dir. (Rahman/5)
Göğü Allah yükseltti ve mîzanı (dengeyi) O koydu. (Rahman/7)
Bilgi ve bilime uzak duranlar Kur’an-ı Kerim’den de peygamberimizden de asla gerektiği kadar yararlanamazlar.
Bilimi kılavuz yapmadıkça İslam coğrafyasında Müslümanlar huzura kavuşamayacaklar.
Gururla söylediğimiz Allah’ın öğütlerini ve peygamberimizi en iyi anlayan, izleyen Türk milleti açısından ise;
Allah’ın dünyadan elini eteğini çekmeyi değil, dünyayı cennete çevirmeye çalışılmasını istediğini anlayan Orta Asya Türk bilim adamları gibi, bugün de Türk bilim adamları çalışmalarıyla daha fazla Türk milletini eğitmeli ve aydınlatmalıdır. Bilimde sürekli gelişmeli ve ilerlemelidir.
Yeniden Piri Reis, El-Cezeri, Sabit Bin Kurra, Harizmi, Ali Kuşçu, Birûnî, İbn-i Batuta, Farabi, İbn-i Rüşd, İbn-i Sina, Hazerfen, Fergani, Uluğ Beyler yetiştirmelidir.
Elbette bilinmelidir ki;
Bilim, dünyanın en kıymetli hazinesidir. Bilgi üretmenin değerine paha biçilemez.
Bilime ve bilgiye verdiğimiz değerin en büyük, önemli göstergesi, bilim adamının özgürlüğü, beyin varlığımıza gücümüze ne kadar kıymet verdiğimiz, sahip çıktığımız ve Ar-Ge harcamalarının GSMH’ye oranıdır.