7 Ekim 2023'te Hamas'ın başlattığı roket saldırılarına karşılık olarak israil'in gerçekleştirdiği hava saldırıları, binlerce insanın hayatına mal oldu. Amerika ve Avrupa'nın silah yardımları ve uluslararası örgütlerin sessizliği bu trajedinin gölgesinde kaldı. Özellikle İsrail'in 17 Ekim'de bir hastaneye yaptığı hava saldırısında 500'den fazla insanın ölümü, bu trajediyi daha da derinleştirdi.
Bu, adını koymaktan çekinmeden bir soykırım olarak nitelendirilebilir. Ailesini korumak için hastaneye sığınan yetişkinler, henüz dünyadan haberdar olamamış masum bebekler... Peki, bu zulmün arkasında kimler var?
Yaşananların sorumlusu sadece bir ülke veya grup değil. Bu trajediye göz yuman, maddi çıkarları için insanlığı hiçe sayan, uluslararası normlara ve insani değerlere karşı hareket eden tüm aktörler bu zulmün ortağıdır. Ancak ne yazık ki, birçok aktör bu trajedi karşısında sadece "kınama" yolunu seçiyor. Kınama, bir eylemi veya durumu onaylamadığınızı belirtmek için kullanılan bir tepki olsa da, somut bir çözüm sunmaz. Gerçek bir değişiklik için kınamanın ötesine geçmek, suçluları yargılamak, destekleri geri çekmek ve somut yaptırımlara başlamak gereklidir. Eğer gerçekten adalet isteniyorsa, kınama yerine somut eylemler ve yaptırımlarla bu zulme son verilmelidir.
Kahrolsun; zulm edenler, siyasi çıkarları için insanlığı göz ardı edenler, sözde ulusal çıkarlar için sessiz kalanlar, ikiyüzlü davrananlar ve kuruluş amacını unutan uluslararası örgütler.... Hepiniz kahrolasınız!
Yaşanan bu vahşetin karşılığı, inandığınız bu dünyada ya da öteki dünyada mutlaka verilecektir.
Bu dünya'da sizlerin de başına bu durumlar gelsin yaşayasınız diye beddua etmiyorum. Sizler o durumlardan da menfaat sağlama yollarına gidersiniz. Yine sizlere bir şey olmaz da masumlar ölür.
Ancak unutulmamalıdır ki, bu yaşananlardan sadece yönetenler değil, yönetilenler de sorumludur. "Benim elimden bir şey gelmez" mantığıyla hareket eden, şahsi menfaatleri için sessiz kalan, "bana dokunmayan yılan bin yaşasın" anlayışını benimseyen herkes bu zulme ortaktır.
Cezaların kesileceği gün gelip çattığında, o cezayı ödeyecek hiç bir maddi kazanç olmayacaktır. Hadi hayırlı olsun hepimizin hanesine bu vahşet yazıldı.
Kim kendini bu sorumluluktan kurtaracak, kim ne yapacak bakalım.