7 Haziran Milletvekili seçimlerinden sonra Türkiye’nin gündemini daha çok nelerin işgal ettiğine bakarsak Türkiye ekonomisinin ve vatandaşın durumunun neden kötüye gittiğini daha iyi anlamış oluruz.
Türkiye seçim sonrasında bir müddet seçim sonuçlarını değerlendirildi.
Terör olaylarının başlaması ve artış göstermesiyle birlikte koalisyon ihtimalleri ve erken seçim tartışmaları hararetli bir şekilde devam etti.
AKP-CHP koalisyon umudu kasıtlı olarak tavan yaptırıldı. Kamuoyu, bir taraftan terör olayları, şehit haberleri ve cenazeleri diğer taraftan koalisyon umuduyla aşılandı. AKP tek başına hükümete gelene kadar bu aşılar devam edecek.
masaüstü haberleri bir proje halinde çeşitli algı yöntemleriyle kamuoyuna pompalandı. Geldiğimiz noktada ise milletin oyalandığını, yanıltıldığını, aldatıldığını ve kandırıldığını gördük.
Seçimlerin hemen akabinde Türkiye’de koalisyon tartışmaları başladığında, Siyasi partiler içinde koalisyonla ilgili düşüncelerini ilk açıklayan parti Milliyetçi Hareket Partisi oldu.
MHP lideri Sayın Devlet Bahçeli, seçim sathında seçmene üzerine basa basa verdiği sözleri seçimlerin hemen akabinde de tekrar etti.
Sayın Bahçeli söylediklerini sanki ilk defa söylüyormuş gibi bazı medya kuruluşları algı operasyonlarını başlattı.
MHP’nin derhal erken seçim istediği, bozguncu olduğu vurgulanmaya başlandı.
MHP’nin özellikle ortaya koyduğu ‘kırmızı çizgi’leri tartışmaya açıldı. Sanki AKP’nin, CHP’nin ve HDP’nin ‘kırmızı çizgi’ leri, şartları-şurtları yokmuş gibi değerlendirmeler yapıldı.
Ne oldu peki?
AKP-CHP-HDP koalisyon istiyormuş MHP istemiyormuş gibi bir algı yaratıldıktan sonra ne oldu?
AKP-CHP arasında günlerce yürütülen sözde koalisyon görüşmeleri ne oldu?
Kocaman bir YALAN!
Günlerce koalisyon değil de seçim hükümeti konuşulmuş. Yani AKP ve CHP yeniden bir erken seçim üzerine ince hesaplar yapmışlar.
AKP-CHP arasında bir oy geçirgenliğin olmadığını herkes bilir. Yoksa ‘MHP’yi barajın altına nasıl çekebiliriz’i mi planladılar. Yeni bir AKP iktidarında CHP’ye bir şey mi teklif edildi? Ayak bağı olan (!) MHP ve HDP’ye karşı birlikte mücadele kararı mı alındı?
Her ne kadar Sayın Davutoğlu’nun yapısı buna müsait değilse de planlamanın başında bulunan zati muhteremler mi böyle istedi?
İnsanın aklına bir sürü şeyler geliyor...
bunları ben demiyorum. aklı başında insanlar yazıyor-çiziyor-konuşuyor...
MHP Türkiye için en yakışan fomülü ortaya koyuyor ve en doğru seçenekleri sıralıyor, erken seçim veya seçim hükümeti gibi birliktelikleri tavsiye etmeyerek mutlaka koalisyonu işeret ediyor ama kalkıyorsunuz yine mhp’nin erken seçim istediğini siyasi kaosun müsebbibi olarakta MHP’yi gösteriyorsunuz. Çok yazık!
BU MİLLET KÖR MÜ?
Millet kimin neyi isteyip istemediğini çok daha iyi anlamış bulunuyor. Koalisyon şartlarını görüşmek için oturdukları masadan ‘seçim şartlarını görüştük’ diye kalkıyorlar sonra yine MHP’yi suçluyorlar. Televizyon ekranlarından yine suçu MHP’ye atıyorlar. Yok böyle bir dava!
Pazartesi günü saat iki’de AKP MHP’nin misafiri olacak. Koalisyon çıkarmı çıkmaz mı bilemiyoruz. Büyük ihtimal Sayın Davutoğlu MHP’den azınlık hükümetine destek olunmasını isteyecek. Çok çok küçük ihtimal her iki parti koalisyonda anlaşacaklar. Bütün dengeleri altüst edeceklerdir.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin son açıklaması kayda değer bir açıklamadır: “Kamuoyuyla paylaştığımız daha önceki ilke ve şartlarımızın kabulü halinde, önce ülkem ve milletim diyen Türk siyasetinin 46 yıllık dev çınarı Milliyetçi Hareket Partisi değil elini, gövdesini taşın altına koymaya kararlıdır.”
MHP LİDERİ SAYIN BAHÇELİ’NİN ÇOK ELEŞTİRİLEN ŞARTLARI VEYA KIRMIZI ÇİZGİLERİ
-Çözüm süreci durdurulsun. PKK bir tehdit olmaktan çıkana kadar mücadele edilsin.
-Yolsuzluklar üzerine gidilsin.
-Cumhurbaşkanı anayasa’da belirlenen daire içinde kalsın.
-Yargı bağımsızlığı sağlansın.
-İkincisi başta dört Bakan olmak üzere yolsuzlukların üzerine gidileceğinin taahhüt edilmesi,
-Üçüncüsü Cumhurbaşkanının Anayasa’da belirlenen hak ve yetkilerini kullanması ve eğer bir hükümet kurulursa “vesayet” iddialarını ortadan kaldıracak bir çalışma biçimi geliştirilmesi,
-Ve dördüncüsü yargı bağımsızlığını sağlayacak adımların bir an önce atılması MHP’nin “kırmızı çizgileri” olarak kamuoyuna açıklanmıştır.
MHP pazartesi AKP ile olan koalisyon görüşmesinde bu şartlar öne sürülecektir.
Haydi hayırlısı…