Prof.Dr.Mustafa ÖZDEMİR
Öyle besinler vardır ki onları mutfağımızdan eksik etmemeliyiz. Hastalıkları ilaçla bertaraf etme aşamasına gelmeden önce önlemlerimizi alırsak hem sağlıklı yaşarız. Hem de uzun yaşarız. Bu durumun en önemli kısmı neleri yememiz konusudur. İşte burada 8 mucize besini öne çıkarıyoruz.
ZEYTİN YAĞI İLE ISLATILMIŞ DOMATES
İnce doğranmış veya püre haline getirilmiş taze domates kitlesinin üzerine en az 1 tatlı kaşığı, tercihen sızma zeytinyağı ekleyip karıştırınız. Orta boy iki domates yeterlidir. Yavaşça tüketiniz. Mucize bir besindir. Bu karışımda likopen adlı bir antioksidan vardır. Bir karotenoid olan bu madde kalp- damar hastalıklarında, kanseri önlemede, prostat büyümelerini yavaşlatmada etkilidir. Likopen, apolar olduğu için zeytinyağında çözünerek etkisi katlanır. Zeytinyağının kendi faydaları da katılınca besin harika olur.
TURPGİLLERİ(CRUFEROUS) ÇOK YİYİN
Lahana, brokoli, Brüksel lahanası, turp, şalgam, ıspanak, biberler ve bunların yakın akrabaları turpgiller adını alır. Bunlarda sulforafan adında çok önemli bir antioksidan vardır. Bu madde ve daha az bulunan diğer antioksidanlar değişik tipte kanserleri önleme özelliğine sahiptir. Bunları ya çiğ olarak tüketmek veya cok az bir zaman buharda yarım pişirerek yemek gerekir. Kızartılır veya çok pişirilirse etkisini kaybeder. Bu besinin üzerine bir miktar hardal tozu serperseniz, sulforafan tam olarak yeniden açığa çıkar ve enzimatik etkisi artar.
ZERDEÇAL VE KARABİBER MÜTHİŞTİRLER
Bunların ikisi için baharat krallığının kral ve kraliçeleri diyorlar. Zerdeçalda circumin adlı çok önemli bir antioksidan var. Karabiberdeki piperinle ortak olunca çok güçlü bir antioksidan karışımı ortaya çıkar. Biyoyararlılığı en yüksek karışımlardan biri olurlar. Bütün tümöral gelişmelere karşı etkindirler. Keten yağı ile alınınca etkileri katlanır. Akşam, sabah bir çay kaşığı zerdeçal, iki tane karabiber tanesi veya o miktar karabiber tozu, bir tatlı kaşığı keten yağı ile alınır. Harikalar yaratır.
ET VE BALIKLARI LİMON SUYU VE SİRKE İLE MUAMELE EDİNİZ
Alışıldığı gibi; et, beyaz et ve balıkları doğrudan pişirirsek ilerleyen glükozlaşma ürünleri(Advanced Glycosylation End Products, AGE’s) oluşur ve zarar verirler. Bu ürünler enflamasyon oluşturur, kronik hastalıklar yapar ve yaşlanmaya sebep olurlar. Bu etler ve balıkları pişirmeden yarım saat önce sirke veya limon suyu ile iyice muamele edersek ve sonra kaynatma, buharla ya da yavaş ve az pişirme ile bu zararlar önlenir.
AZ MİKTARDA ÇADIRUŞAĞI OTU(ASAFOETIA) GAZ ALIR
Bu küçük baharat Asya spesiyallerinde çok kullanılır. Aktarlarda bulunabilir. Hoş olmayan bir kokusu vardır. Pişince sarımsaka benzeyen bir koku verir. Bunun az bir miktarı pişmekte olan baklagillere eklenirse fermente olabilen şeker türlerini ayrıştırır. Sindirimlerini kolaylaştırarak gaz yapmasını önler. Kanser ve yaşlanmaya karşı iyi sonuçlar verdiği biliniyor.
YEŞİL ÇAYA LİMON SIK, ÇOK YAŞA
Yeşil çayın hem kanser hem de yaşlanmaya karşı çok iyi bir besin olduğu bilinir. Eğer çaya limon sıkarsanız, çaydaki kateşin adlı antioksidan çok daha kolay soğurulur. Çaydaki okzalatlar mineral alımını zorlaştırır. Limon suyu bu sakıncayı ortadan kaldırır ve mineraller kolayca soğurulur. Bu olay yeşil çayın faydasını artırır.
SOMONU KIVIRCIK LAHANA İLE SERVİS ETMELİ
Bedenimizde bazı şeyler kalsiyum alımını engelleme özeliği gösterir. Bu harika elementin önemli bir yol arkadaşı vardır. Bu D Vitaminidir. Yağlı balık veya somon yediğinizde, onu buharla haşlanmış lahana ile yerseniz, bu yeşil yapraklı bitki D Vitamini ile birlikte kalsiyum emilmesine önemli oranda yardım eder.
YULAFTAKİ ANTİOKSİDANI KAÇIRMAYINIZ
Soğuk havalarda bağırsaklarınızı yulaflı yiyeceklerle ısıtabilirsiniz. Bir tutam karanfili yulaflı yiyeceklerle alınca bağırsaklar ısınır. Az bir miktar Hint Bektaşi Üzümü de ilave edersek kan şekeri dengeye gelir. Kolesterole karşı da iyi bir mücadele yiyeceğidir.(Bilgilerin çoğu FOOD MATTERS’den)