Gelecekler için yeni cezaevleri inşa ediyoruz artık. Birkaç gün önce Adalet Bakanlığı tarafından yayımlanan rapora göre cezaevleri sayısında müthiş bir artış olduğu görülüyor. Yeni yapılan cezaevlerini iyileştirmek veya daha konforlu hale getirmek için falan yapılmıyor. Yeni yapılan cezaevleri sadece "yeni gelecekler" için yapılıyor.
“Yeni gelecekler” bir öngörü olmamalıdır.
2015 yılında toplam 340 bin 233 metrekare kullanım alanına sahip 8 cezaevi projesi tamamlandı. 2016’da ise 894 bin 238 metrekare kullanım alanlı 14 cezaevi projelendirildi. Yani Yapımı tamamlanan cezaevleri ile birlikte kullanım alanı bir 2016’da bir önceki yıla göre 175 bin metrekare arttı. Bol bol okullar inşa etmek yerine bol bol cezaevleri inşa etmeye başlayan bir ülke haline geldik.
Bu arada açıklanan verilere göre Tutuklu ve hükümlü sayısı 200 bini buldu.
Tabi bütün bunlara göre yani cezaevlerinin kapasiteleri artırılırken diğer taraftan buna paralel olarak, adliye binaları artacak ve yine buna paralel olarak, hâkim, savcı ve adli personele ihtiyaç duyulacak, daha fazla gardiyana da ihtiyaç duyulacak. İyi tarafından da bakmak lazım tabi, bu alanlarda işsizlik olmayacak. İstihdam artacak (!)
Son 10 yıl içerisinde tutuklu ve hükümlü sayısında yüzde 117’lik artış görüldü.
2016 yılında tutuklu ve hükümlü sayısının 200 bine dayandığı ifade edildi. Bakanlık daha fazla cezaevi yapılmasını kararlaştırırken ‘ileride oluşabilecek durumları gözetiyoruz’ açıklaması yapmıştı. Ben bu tam tersi olmalıydı. suç işleme oranı ilerleyen zaman içinde daha çok düşeceği için bazı cezaevlerinin kapanması için mücadele edilmeliydi. Cezaevlerini iyileştirmek, daha sağlıklı ve daha insana yakışır cezaevleri inşa etmek olabilir tabi…
Suçun olmadığı bir toplum yoktur. Elbette suç her toplumda olur. Buna göre de cezai müeyyideleri vardır.
Suç oranlarının artmasının en büyük sebeplerinden birisi eğitimsizliktir. Eğitimin yetersiz kaldığı topluluklarda suç oranları bu paralelde artış gösterir. Diğer taraftan işsizlik, yoksulluk önemli bir sebeptir.
Hükümetlerin gelecekle ilgili öngörüsüzlükleri, devleti babalarının çiftlikleri gibi kullanmaya çalışmaları, siyasi istismar, suistimal ve “boşver” “yolver”cilik ilerleyen zamanlar içinde önü alınamayacak felaketlere sebebiyet vermektedir.
Cezaevlerinde çok az cezası kalmış, artık ıslah olmuş veya toplum katmanlarında zararsız hale gelmiş insanlara fırsat vermek adına bir af verilmesi cezaevlerinde yersizliği çözecek ve devletimiz bu insanlara da bakmak zorunda kalmayacaktır.