Bahar geldi mi, içimiz kıpır kıpır olur. Doğa uyanır, toprak canlanır, güneşin ışığı biraz daha sıcak gelir insanın yüreğine. İşte Nevruz, tam da bu uyanışın, dirilişin ve Türk’ün yeniden doğuşunun bayramıdır.
Bu öyle bir bayram ki, Orta Asya’dan Anadolu’ya, Kırım’dan Kerkük’e, Azerbaycan’dan Doğu Türkistan’a kadar bütün Türk dünyasını birleştiren, ortak bir kültürel mirasımızdır. Nevruz, sadece baharın gelişini kutladığımız bir gün değildir; aynı zamanda Türk’ün Ergenekon’dan çıkışının, zincirlerini kırıp hürriyetine kavuşmasının sembolüdür.
Nevruz’un Kökleri Derinlerde
Bizim ecdadımız, yüzlerce, binlerce yıl önce bu topraklarda 21 Mart’ı yılın başlangıcı, baharın müjdecisi ve kurtuluşun simgesi olarak kutlamış.
Çin kaynaklarında bile Hun Türklerinin 21 Mart’ta bayram ettikleri yazılıdır.
Çünkü Türk, doğayla iç içe yaşamış, bozkırda at koşturmuş, göğü çadır, yeri döşek bilmiş bir millettir.
Kıştan bahara geçişin, toprağın bereketlenişinin, hayvanların otlaklara çıkışının ne anlama geldiğini iyi bilir. İşte bu yüzden Nevruz, bizim için sadece bir mevsim değişikliği değil, bir varoluş meselesidir.
Destanlarımızda anlatıldığı gibi, Ergenekon’dan çıkış da Nevruz gününe denk gelir.
O demir dağları eritip, dar vadilerden çıkıp uçsuz bucaksız bozkırlara kavuştuğumuz gün, millet olarak yeniden doğduğumuz gündür.
İşte bu yüzden Nevruz, Türk’ün hürriyet, bağımsızlık ve birlik bayramıdır!
Nevruz, Türk’ün Birlik Çağrısıdır
Bugün, Altay’dan Tuna’ya kadar her Türk boyu Nevruz’u farklı adlarla da olsa kutlar.
Azerbaycan’da Ergenekon Bayramı, Türkmenistan’da Teze Yıl, Kazakistan’da Nevruz Meyramı, Kırgızistan’da Noruz, Özbekistan’da Navröz.
Adı ne olursa olsun, özü aynıdır:
Türk’ün baharı, uyanışı ve birlik olma zamanı!
Bugün, ateşler yakılır, üzerinden atlanır, dualar edilir, yumurtalar tokuşturulur, Nevruz manileri söylenir. Çünkü ateş arınmayı, su temizlenmeyi, toprak bereketi, güneş de yeniden doğuşu temsil eder.
Biz bu bayramı ne unuturuz, ne de unuttururuz!
Çünkü Nevruz, Türk milletinin binlerce yıldır süregelen varoluş destanının canlı bir hatırasıdır.
Bugün, Türk milletinin birliği her zamankinden daha önemli. Nevruz bize diyor ki, tıpkı doğanın uyanışı gibi, biz de küllerimizden doğmalıyız! Küslükleri bitirip, kardeşlik içinde el ele vermeliyiz. Çünkü Türk milleti bir arada oldukça güçlüdür, tıpkı binlerce yıldır olduğu gibi!
Nevruz, sadece bir bayram değil, Türklüğün yeniden hatırlandığı, birlik ve beraberliğin pekiştirildiği bir gündür. Bugün, gönüller barışsın, Türk dünyası kenetlensin, Nevruz ateşi ebediyen yanmaya devam etsin!
Ne mutlu Türk’üm diyene!
Nevruz’unuz kutlu, yeni gününüz uğurlu olsun!