Prof. Dr. Kenan Erzurumlu; Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahî Bölümü Anabilim Dalı Emekli Öğretim Üyesi’dir. O’nu, meslekî faaliyetlerinden tanıyanlar, Türkiye çapındaki hizmetlerini elbette bilir ve takdir ederler. Ancak…
Şunu diyebilirim ki; O, sâdece tıp sahasında değil, aynı zamanda, bilhassa, ‘sosyoloji’ hatta ‘millî sosyoloji’ bahsinde de, tespitler yapıp ‘çok düşünen’, çâreler arayan-bulan ve kıymetli eserlere imza atan bir fikir adamımız’dır.
Başlık olarak takdim ettiğim “DEVLET MİLLET ADÂLET” ise; O’nun, bu sahadaki son kitabının adıdır.
Senelerdir; yerli yabancı, binlerce belki milyonlarca fikir adamı, bu üç mefhum (devlet-millet-adâlet) hakkında fikir ileri sürmüşler, geliştirmişler, tartışmışlar ve yine tartışmışlar, elbette ki, yine tartışacaklardır.
Bu tartışmaların, münakaşaların, münazaraların ve istişârelerin de sonunun gelmeyeceğini biliyorum. Muhakkaktır ki, her yeni nesil, yeni ‘sosyolojilerle’ karşılaşacak, onları tahlile gayret gösterecektir.
Herbiri, tıpkı, Prof. Dr. Erzurumlu’nun yaptığı gibi, mâzîye dönüp, günü hâl’le gayret edip, âtîye yürümeye çalışacaktır.
Bu ilmî tavır; hakîkî sosyolojik anlayışın mahsulüdür. Zîra; bizde çok az bulunan “tarih sosyolojisi’nin icabı/gereği, budur; bu, olmalıdır..
Sosyoloji; sâdece, hâdiseleri kayıt altına almak değildir. Elbette önemlidir. Bunda bile yeterli olduğumuzu söyleyemem. Ancak; bu hâdiseleri veya hâdiseler bütününü “tahlil/yorum/analiz” de gereklidir ve bu, herkesin harcı da değildir.
İnsana, tarihe, millî kültüre, bayrağa, vatana ve anadile saygı ve sevginin yanında ‘ciddî çalışmayı’ da gerektirir.
Elimdeki kitap; geriye dönüp, ileriyi tarassut eden/gözleyen bir yapıya sahip olduğu için, onu önemsiyorum. Taklidî değil, tahkîkî; sathî değil, müşahedelere dayanan bir eser.
Bundan sekiz sene önce, Denge Gazetesi’nde yazdığım “Bir Sosyal Bilimci Olarak Prof. Dr. Kenan Erzurumlu” başlıklı yazımda şöyle demişim:
“Prof. Dr. Erzurumlu; millî teşhis, millî tespit, millî tahkîk/tetkik ile, mes'elelere yakından uzağa doğru bir hareketlilik içindedir. Daha ziyâde, Ziya Gökalp-Hüseyin Nihal Atsız çizgisini, günümüz şartlarını geçmiş tecrübelerin ışığında yorumlama ve ileriye doğru yeni bir istikamet tâyin etme peşindedir.
Kitaplarındaki ana tema, millî hüviyet çerçevesi içinde, Türk milletinin, insanlığın büyük ve şerefli bir âilesi olarak, dînî, iktisâdî, kültürel, edebî, askerî ve her türlü sosyal faaliyette en önde bulunması hedefiyle, bugüne kadar mârûz kaldığı ihânetleri ve içinde yaşadığı gafletleri dile getirmek, böylece, durum muhakemesi ve nefs muhasebesi yapmaktadır. Bu, bir bakış tarzıdır.
Bu bakış tarzı içersinde; kendi olma ve millî varlığını koruma arzusu, itici güç olarak görünür. İyi tahlil edildiğinde görülecektir ki; bilhassa, gerek "Devlet", gerek "Türklüğe Bakış", gerek "Mistisizm ve Tasavvuf" ve gerekse "21. Yüzyılda Türk Cihan Hâkimiyeti'nin Jeopolitiği" adlı eserlerinde durum böyledir.
"El Neştere Değince" , meslekî hâtıralarını nakleden bir kitap olmasına rağmen, bir iç muhasebeyi/meslek içi tahlili de berâberinde getirmektedir.” (Bknz. M. Halistin Kukul, Bir Sosyal Bilimci Olarak Prof. Dr. Kenan Erzurumlu, Denge Gazetesi, 17 Aralık 2016)
“DEVLET MİLLET ADÂLET”; bu mânada, üzerinde durulması ve düşünülmesi gereken bir ‘Kenan Erzurumlu kitabı’dır.
Türk Milleti olarak, tarih boyunca geçirdiğimiz/atlattığımız bâdirelerin öz bir muhasebesinin yapıldığı eser, eminim ki, okuyanın birçok bilinmeyenine ışık tutacaktır.
Eserdeki ana başlıklar şöyledir:
“Önsöz, Giriş, Çuval Olayı ve Etkileri, Devlet-Derin Devlet-Üst Akıl, Derin Devlet mi, Üst Akıl mı?, Derin Devletin Tarihçesi, İslâm’ın Devlet Geleneklerimize Etkisi, Kurultay’dan Mutlak Biat Kültürü’ne, Millî Birlik ve Gulâmlar, Nesin Söyleyim Canım Efendim, Millî Kimlik Dinî Kimlik mi?, Üst Akıl İzleri, Resmî Kurumlar, NATO’nun TSK’ya Etkileri, Yakın Tarih ve Üst Akıl, Atatürk’ten Sonra Üst Akıl, Derin Devlete Ne Oldu?, Demokrat Parti ve Üst Akıl, 1961 Anayasası ve Değişen Devlet, 1980 Sonrası Değişen Devlet Yapımız, Adliye Sınıfı, İlmiye Sınıfı, Maliye ve Önemi, Hariciye (Dışişleri), Encümen-i Dâniş, 1980 Sonrası İkili Sistem, FETÖ ve Paralel Devlet, Başkanlık Sistemi, Siyaset ve Üst Akıl, “Hâfıza-ı Beşer, Nisyan ile Mâlüldür”, Siyaset ve İdealler, Konya Mitingi Nedir?, Akılsız Dedelerin Bahtsız Torunları, Türkiye’nin Demografisi, Tarihçe, Kadim Anadolu’da Türk Varlığı, Anadolu’da Türkler, Malazgirt Öncesi Anadolu’da Nüfus, Asli Unsur ve Diğerleri, Batı Türklüğü ve Muhtedîler, “Saltanat, Ortak Kabul Etmez”, Hasta Adam Terekesi, Niçin Böyle Oldu?, Kaçkınlar, Adaptasyon-Entegrasyon, Özerk Bölgelere Doğru, Devlet Umurundan Habersizler, Adâlet Üzerine, Adâlet Mülkün Temelidir, Lâbis-i Libâs-ı Katrânî, Mahkeme Kadıya Mülk Olmaz, Başbaşa; Baş Şerata Bağlıdır, Sevgi Serbest; Saygı Mecbûrîdir, Efendi! Böyle Olur Bizde Mülâkat Dediğin, Onlar ki Verir Lâf ile Dünyaya Nizâmât, Dünden Bugüne Hukukçularımız, “Ağır Ol Batman Gel”, Tuz Kokunca, Sırça Köşkte Oturanlar, Son Söz Yerine, Teşekkür.”
Sözümü; eserdeki, “Akılsız Dedelerin Bahtsız Torunları” başlıklı bölümün ilk iki cümlesiyle bitiriyorum. Devamını okuyunca, zâten hüzünleneceksiniz.
İşte, o iki cümle:
“Türkiye, günümüzde, demografik, ekonomik ve kültürel saldırı altındadır.
Yaşananların hiçbirisi tesadüf değil”dir!..(Sf.105)
(İsteme Adresi: Tlf: 0.532. 494 14 60/ e-mail: bilgi@dogukutuphanesi.com