EĞER
Su almış ise, eğer, yalpalıyorsa gemi,
Boşuna seyirdedir, bunca zat, bu âlemi!..
ÖLÜ VİCDÂN
Yıllardır, kan ağlıyor, mazlum Doğu Türkistan;
Yaralı değil; ölü, artık dünyada vicdân!
GAZZELİ ÇOCUK
Dil, sus! Kurşun yiyorsa, Gazzeli mâsûm çocuk;
Gözyaşı dök insanlık, utançtan boncuk boncuk!
AVRUPA
Bu “zebun-kûş Avrupa”; alkışlar zulmü hâlâ;
Duymaz mazlum âhını; demez: “Ne bu vâveylâ!”
OLMAZ
Nefs kuşu, hangi yana uçacak belli olmaz;
Zamana kötü deme, o, hiç çift dilli olmaz!
ÖLÇÜ
“Yalan”la bir arada-tek olmaz şey-“îmân”dır;
“Haksızlık karşısında susan, dilsiz şeytandır!”
ZİNÂ-FÂİZ
Zinâyı alkışlayıp, kör bakanlar fâize;
Hiçbir şey söyleyemem (!), aslâ ve kat’a size!
HIRSIZ
Şunlar, emân hırsızı; şunlar, namaz hırsızı!
Sanmayın, zamanların, namazdan az hırsızı!..
ADÂLET
Her işin başı sıhhat; sıhhat için adâlet!
Başka yollar çıkmazda, dalâlete delâlet!..
MAKSAT
Maksat; hiç hak yemeden, hak yol üzere ölmek;
Gönül huzuru ile, Müslümanca gömülmek!