Ülkücü olmak, sorumluluk gerektirir.
Ülkücü olmak, ayni ülküye birlikte yürüyen insanların birbirlerine karşı sorumluluğunu gerektirir.
Ülkücüyüm diyen insanları bir araya getiren, ayni ülküye, nasıl ne şekilde yürümelerini sağlayan teşkilatlarına karşı sorumluluğu gerektirir.
Ülkücü olmak, Teşkilatlarından aldığı ahlak, terbiye, fikir ve duruşla birlikte harman olarak sosyal hayatta da sorumluluk gerektirir.
Ülkücü olmak demek sorunlu olmak değil sorumlu olmaktır.
Sorumluluk yüksek ahlak ve şahsiyet demektir.
Sorumluluğun şuuruna varamayanlar, gerek toplum içinde, gerek teşkilat içinde, gerekse kendi içinde sorunlu hale gelerek fitnenin, fesadın, bencilliğin, yalakalığın üremesine sebep olurlar.
Hayatlarında hiçbir baltaya sap olamayan ve fakat, şucu veya bucu sıfatlara sahip olarak kariyer yapanlar az değildir. Ödlek, korkak, ikiyüzlü, onun bunun arkasından konuşmaktan başka işi olmayan, şahsına münhasır yaratıkların günümüzde bol miktarda olduğunu da hepimiz biliyoruz. Ülkücüler, bunlarla kıyaslanamayacak bir tutulmayacak birer numune olmak zorundadırlar.
Bütün bunları neden yazdığımı düşünüp farklı yorumlar ve teviller yapan okuyucularımız olacaktır. Bu zamana kadar doğru bildiklerimizi yazdık, söyledik. Bundan sonrada doğru bildiğimiz yolda yürümeye devam edeceğiz. Aldırmadan, korkmadan, susmadan, durmadan… Ama hep yürüyeceğiz.
Kendini dev aynasında görenlerin zaman içerisinde cüceleştiklerini veya aslında hep cüce olduklarını biliyoruz. Mugalâta ve hokkabazlıklarıyla saf ve inanmış insanları sömürerek, kandırarak, omuzlarına basarak bir yerlere gelmeyi marifet bilenler bir gün bunun hesabını vereceklerdir.
İnanan insanların gönülleri, hayalleri hiç kimsenin şahsi ihtiraslarına şahsi hayallerine bağlı olmadığı gibi hiç kimsenin şahsi düşüncelerinin de kapı kulu değildir.
Her Ülkücü düşünmeli… Her ülkücü kendini hesaba çekmeli… Allah rızası için davasına ne kattığına bakmalı… Sadece konuşmakla olmuyor.
Kendine mi bir şeyler katmak için Ülkücüsün, yoksa Uğruna ölürüm dediğin davaya mı ?
Eğer Davana bir şeyler katmak için ülkücüysen lütfen kendini sorgula ! Dürüst ol…
Türkiye’nin içine düştüğü durumu ve tehlikeli gidişatı sağlıklı değerlendirebilmek ve müdahale edebilmek için güçlü bir teşkilat olmak zorundasın. Güçlü birliktelik varlığını kendi içinde göstererek bastığı her yerden sesler getirmelidir.
Ayni istikamete birlikte yürüyenlerin ayak seslerinden öyle bir tempo yayılmalı ki, Türk Milletinin gönlündeki küllenmiş aşk, heyecan ve ateş ortaya çıksın, yeniden şeyhedebaliler, akşemseddinler, fatihler, yavuzlar ve dahi nice Alpler ve erenlerin zuhuruna ilham olsun.
Ülkücü sorumlu olmak zorundadır.
Ülkücülük sorumlu olmayı gerektirir.