“Cennet annelerin ayakları altındadır” hadisi, sadece bir inancın değil, aynı zamanda binlerce yıllık insanlık tecrübesinin de özetidir. Anne… Bu tek kelime, yeryüzündeki en sıcak sığınak, en güvenli liman, en derin sevgidir. Her yıl mayıs ayının ikinci pazar günü “Anneler Günü” olarak kutlanır. Ancak bir günle anlatılamayacak kadar büyüktür anne sevgisi.
Anne; yardır, yuvadır, vatandır. Anne, daha adını anmadan hissedilendir. Gözünün içine baktığında her şeyi anlayandır. Kalbin en derin köşesini bilen, sen söylemeden seni tanıyandır. Anne senin için gizlice ağlayandır, senin için dua edendir, seni senden çok seven tek kişidir. O yüzden aslında her gün anneler günüdür. Her sabah onun sesiyle uyananlar, her akşam onun duasıyla yastığa baş koyanlar bilmelidir ki bu bir nimettir.
Ama annesini kaybedenler için bu özel gün, bir eksikliğin, bir yokluğun daha derinden hissedildiği gündür. Herkesin annesinin elini öptüğü, boynuna sarıldığı bir günde; mezar taşına dokunmak, sessizce bir dua okumak, kabristan toprağında gözyaşı dökmek ne ağır bir duygudur. Annesiz geçirilen anneler günü, iç dünyamızda büyük bir sızı bırakır. Geriye yalnızca hatıralar kalır; bir ses tonu, bir bakış, bir gülümseyiş... Ve o hatıralar insanın yüreğine ağır ağır çöker. Ben onlardan birisiyim.
Ben de iki yıldır annesiz anneler günü geçiriyorum. Herkesin “Anneler Günü kutlu olsun” dediği bir günde, ben içimdeki boşluğun büyüdüğünü hissediyorum. Herkes bir çiçek uzatırken annesine, ben annemin ruhuna bir demet dua bırakıyorum. Onun eksikliği öyle derin ki... O koruyan bakışları, yüreğime işleyen duaları ne zaman hatırlasam, içimde dalga dalga özlem kabarıyor.
Anne sırdaştır, dert ortağıdır. Kelimelere dökmeden seni anlayan, kelimelere sığmayandır. O gidince çok şey eksik kalır.
Şimdi, bu satırları bir kahve molasında okuyorsan ve annen hayattaysa: Lütfen kıymetini bilin. Sarılın ona, gözlerinin içine bakın, başınızı dizine yaslayın. Çünkü bir gün o başınız boşlukta kalabilir. Bir gün “Anne!” diye seslendiğinizde cevap gelmeyebilir. Zaman geçer, hayat devam eder ama annenin yeri asla dolmaz. Onun boşluğu başka hiçbir sevgiyle, hiçbir ilgiyle kapanmaz.
Annesi vefat edenler… Sizler de yalnız değilsiniz. Her birimizin kalbinde annemizin ayrı bir köşesi var. Onları dualarla, güzel hatıralarla yaşatmak, onların bize bıraktığı sevgi mirasını yaşatmanın en güzel yoludur. Anneye edilen dua, annenin hayatta bıraktığı en güzel izdir. Gözlerimizi göğe çevirdiğimizde hissederiz, hala bizler için orada bir yerlerde, kalbi bizimle çarpan bir anne vardır.
Anneyi kaybetmek, kolun kanadın kırılması gibidir. Tutunacak dalın, sığınılacak limanın bir sabah yerinde olmadığını görmek... İşte bu, hayattaki en derin kayıptır. Ama annenin öğrettikleri, içimize ektiği sevgi tohumları, hayat yolculuğunda bizimle yürümeye devam eder.
Bu Anneler Günü’nde; annesi yanında olanlar minnetle sarılsınlar annelerine. Annelerinin dualarını eksik etmesinler üzerlerinden. Annesi olmayanlar ise, sessizce başlarını göğe çevirsinler. Ve bilsinler ki bir annenin sevgisi, ölümle bitmez. O sevgi, hep kalbimizin en güzel yerinde yaşamaya devam eder.
Ve inanıyorum ki bir yerlerde, dualarımıza tebessümle karşılık veriyor.