Türkiye’de bombalar şehirlerin göbeklerinde patlıyor artık. Hatta Türkiye’nin kalbi durumunda olan Ankara’nın en işlek ve en merkezi yerinde patlıyor.
Şu yaptı bu yaptı.
Hangi örgüt yaparsa yapsın; canlar yanmıştır.
Aslında daha önemlisi tüm toplumun endişeleri artmıştır. Her yerde her an her şey olabilme ihtimali insanların kafasında yer etmiştir.
Dünyanın bir çok ülkesinden yapılan açıklamalarda Türkiye’nin artık güvensiz bir ülke olduğu yönündedir.
Her türlü terör Türkiye'de tüm vatandaşlar ve siyasi kurumlarca lanetlenmiş ve 3 günlük yas ilan edilmiştir.
Bombalan patladıktan ve İnsanlar öldükten sonra acil önlemler almak fayda sağlamıyor.Değil Ankara'da tüm Türkiye’de adeta sıkıyönetim gibi güvenlik önlemleri alınması çok bir şeyi değiştirmiyor. Olaylar olmadan, canlar alınmadan, bombalar patlamadan önlemin alınması gerekmiz mi?
felaket geldikten sonra ilgililerin zirvelerde buluşarak pozlar vermesinin ne anlamı var?
BU GÜNLERE NASIL GELİNDİ?
Aslında bugünlere nasıl gelindiği hususu çokça yazıldı çizildi. Özellikle Milliyetçi Hareket Partisi 7 Haziran seçimlerinden sonra terör eylemlerinin sebeplerini açık ve seçik biçimde işledi. Milliyetçi Hareket Partisi 7 Haziran seçimleri öncesinde de AKP hükümetinin izlediği politikayla bir yere varılamayacağını defalarca anlattı. Sözde çözüm Süreci’yle terör örgütü PKK’nın güçlendirildiği ve şehirlerde kuvvet kazandığı vurgulandı. Teröristler, dağlardan şehirlere inmiş, çözüm süreci sayesinde gücüne güç kattığı silah, patlayıcı ve militanlarıyla şehirlerimizde hâkimiyet alanları ilan edecek cüreti bulmuştur.
7 Haziran sonrasındaki terör eylemlerinin sebebi yanlış politikalardır. Terör eylemlerinin artması AKP hükümetlerinin terörle mücadele etmek yerine müzakereyi tercih ettiği son on yılın doğal bir sonucudur.
Bugün geldiğimiz noktada Türkiye’de terör her geçen gün daha kontrolsüz halde tırmanmaktadır. Öncesinde ellerini kollarını sallayarak gezmelerine müsaade edilenler şehirlerde örgütlenerek büyük kuvvetler oluşturmuştur. Daha önce şehirlerde en büyük silah Molotof kokteyl kullanılırken bugün otomatik silahlar kullanılmaktadır. Dün polise taş atanlar ve Molotof atan çocuklar bugün 20 yaşların üzerindedir. Bunların ellerine silahları tutuşturanlar, sadece Türkiye’de değil diğer ülkenin istihbarat teşkilatları tarafından da bilinmektedir.
Gördüğümüz odur ki, terör eylemlerinin kaynağı her zaman olduğu gibi bugünde dışarıdadır. Hükümetlerin yanlış politikaları sayesinde terör uygun gördüğü zeminde fıtratına uygun hareket etmektedir. Terör, müsait gördüğü ortam ve zeminlerde hortlamaktadır. Ülkeyi yöneten hükümetin kararlı tututumu ve istikrarlı yürüyüşü Türkiye’de huzuru sağlayacaktır. Türkiye'nin terörden temizlenmesi, huzur ve güvenin sağlanması AKP'nin ortaya koyduğu politikalarla mümkün olmayacaktır.
Türkiye politikacılarına güvenmek istiyor vesselam